Edgar Allan Poe, 1809’da Boston’da doğdu. Henüz bebekken yetim kaldığından onu yanlarına alan John ve Frances Allan çifti tarafından yetiştirildi. JohnAllan’la para konusunda sürekli anlaşmazlıklar yaşayan Poe, 1827’de orduya yazıldı.Aynı yıl ilk kitabı Tamerlane and Other Poems (Tamerlane ve Diğer Şiirler) isimsiz olarak yayımlandı. 1831’de ordudan atıldı. Bunu izleyen yıllarda düzyazıya yoğunlaştı ve yaşamını yalnızca yazarak kazanmaya çalıştı. Southern Literary Messenger, Burton’s Gentleman’s Magazine, Graham’s Magazine gibi dergilerde yardımcı editör olarak çalıştı,Broadway Journal’ın önce editörü,daha sonra sahibi oldu.Nantucket’lı Arthur Gordon Pym’in Öyküsü 1838’de ve Tales of the Grotesque and Arabesque (Grotesk ve Arabesk Öyküler) adlı iki ciltlik derleme ise ertesi yıl yayımlandı. Fakat Poe’nun adının duyulmasını sağlayan, 1845’te yayımlanan “Kuzgun” şiiri oldu. 1835’te, o sırada on üç yaşında olan kuzeniVirginia Clemm’le gizlice evlendi. Virginia’nın 1847’de veremden ölmesinin ar­dın­dan Poe kendini daha da fazla içkiye verdi. 1849’da, bilinmeyen bir sebepten öldü. Gotik edebiyatın babası, gizemin ustası, melankolik ruhun sesi... Edgar Allan Poe, yalnızca 40 yıllık kısa ömrüne sığdırdığı eserleriyle, dünya edebiyatına damgasını vuran bir dehadır. 1809 yılında Boston'da doğan Poe, yoksul bir çocukluk geçirdi. Babası aileyi terk etti, annesi ise tüberkülozdan vefat etti. Yetim kalan Poe, John Allan adında varlıklı bir tüccar tarafından evlat edinildi. Ancak bu evlat edinme, Poe'nun hayatındaki tüm sıkıntıların sonunu getirmedi. Allan ile olan ilişkisi inişli çıkışlıydı ve maddi sıkıntılar Poe'nun peşini hiç bırakmadı. Bu zorlu yaşam koşullarına rağmen, Poe edebiyata olan tutkusunu asla yitirmedi. Kendisini şiir ve kısa öyküye adadı. Gizem, korku, fantastik ve bilimkurgu gibi türlerde eserler verdi. "Kuzgun", "Kızıl Ölümün Maskesi", "Usher Evi'nin Çöküşü" ve "Morgue Sokağı Cinayeti" gibi eserleri, edebiyat tarihinde klasikler arasına girdi. Poe'nun eserleri, karanlık atmosferleri, gotik unsurları ve insan ruhunun derinliklerine inen psikolojik analizleriyle öne çıkar. Hikayelerinde sıklıkla ölüm, kayıp, delilik ve intikam gibi temalar işler. Poe'nun yarattığı kasvetli ve ürkütücü atmosferler, okurlarını adeta büyüler ve onları hikayenin içine çeker. Poe'nun edebiyat dünyasına katkıları sadece eserleriyle sınırlı değildir. Kendisi, modern polisiye romanın kurucularından biri olarak da kabul edilir. "Morgue Sokağı Cinayeti" ve "Altın Böcek" gibi eserlerinde, mantıksal çıkarımlar ve bilimsel analizler kullanarak cinayetleri çözen dedektif karakterini ilk kez ortaya atmıştır. Poe, hayatı boyunca maddi sıkıntılar çekmiş ve hak ettiği değeri görememiştir. Eserleri ancak ölümünden sonra tam olarak takdir görmeye başlamıştır. Günümüzde ise Poe, dünya çapında en çok okunan ve sevilen yazarlardan biridir. Eserleri birçok dile çevrilmiş ve onlarca filme, diziye ve tiyatro oyununa uyarlanmıştır. Edgar Allan Poe, karanlığın şairi, gizemin ustası ve melankolik ruhun sesidir. Eserleriyle edebiyat tarihinde iz bırakmış ve okurlarını hala etkilemeyi başarmaktadır.