Beş Hececiler kimlerdir?
Büyük Şiir Belediyesi Duyuruları 17 Şubat 2023Birinci Dünya Savaşı ve Milli Mücadele Dönemi'nde ortaya çıkan Beş Hececiler, Milli edebiyat akımından etkilenmiştir. Vatan, Anadolu, kahramanlık, yiğitlik, yurt, memleket sevgisi vb. temaları işlemişlerdir. Ve böylece Genç Kalemler dergisi sonrasında başlayan dilde sadeleşme anlayışına büyük ölçüde katkı sağlamışlardır. Şiirlerinin konusu genellikle günlük hayattan alınmıştır. Gerçekçi bir şiir anlayışına sahip olsalar da romantizm akımından hiçbir zaman tam olarak kopmamışlardır. Beş Hececiler: Orhan Seyfi Orhon, Enis Behiç Koryürek, Halit Fahri Ozansoy, Yusuf Ziya Ortaç ve Faruk Nafiz Çamlıbel’den oluşur. Şiirlerinde aruzu terk edip hece ölçüsüne geçiş yapmış, şiirlerinde 11’li hece ölçüsünü kullanmışlardır. Yarım kafiye yerine tam ve zengin kafiyeyi kullanmış, şiirlerinde redife de yer vermişlerdir. Aslında bu grup hiçbir zaman birlikte bir topluluk kurmayı hedeflememiştir. Aynı dönemde aynı edebi akımı savundukları ve benzer fikirlere sahip oldukları için zamanla Beş Hececiler olarak isimlendirilmişlerdir. Eserlerinde yalın, anlaşılır ve sade bir kullanmış ve bununla beraber halkın konuştuğu Türkçeyi de şiirlerine dahil etmeyi başarmışlardır. Şiirlerinde süsten uzak, özentisiz bir dil ağır basmaktadır. Dilde sadeleşme akımının öncüleri olarak anılmışlardır. Nesri (düzyazı) şiirlerine dahil etmişlerdir. Eserlerinde söyleve yakın bir anlatım vardır. Nazımda Halk şiirini örnek almışlardır. Beş Hececilerin hece ölçüsüne geçmesine büyük oranda katkı sağlayan; Türkçülük akımının öncüsü Ziya Gökalp olmuştur.
Beş Hececileri başharflerini kısaltarak FEYHO olarak şifreleyebiliriz.
1. Meşrutiyet sonrası ilk dönemlerinde Beş Hececiler tıpkı diğer şairler gibi aruz ölçüsü ile eserler vermekteydi. Ancak ağır bir dille kaleme alınan bu eserlerin halk tarafından anlaşılması çok zordu. Beş Hececiler zamanla Ziya Gökalp’in Türkleşmek İslamlaşmak ve Muasırlaşmak kitabından etkilendi, 2. Meşrutiyetin ilanı sonrası hece ölçüsüne geçiş yaptılar ve kendilerinden sonra gelecek şairlere de yol gösterdiler.
Hecenin Beş Şairi Kimlerden Oluşur?
Orhan Seyfi Orhan: 23 Ekim 1980 İstanbul doğumludur. Başarılı şair daha önce memurluk, gazetecilik ve öğretmenlik de yapmıştır. Şiirlerinde genellikle kişisel konuları işlemiş, duru ve sade bir Türkçe kullanmaya özen göstermiştir. 22 Ağustos 1972’de İstanbul’da hayatını kaybetmiştir.
VEDA
Hani, o bırakıp giderken seni
Bu öksüz tavrını takmayacaktın?
Alnına koyarken veda busemi,
Yüzüme bu türlü bakmayacaktın?
Hani, ey gözlerim bu son vedâda,
Yolunu kaybeden yolcunun dağda,
Birini çağırmak için imdada
Yaktığı ateşi yakmayacaktın?
Gelse de en acı sözler dilime,
Uçacak sanırım birkaç kelime...
Bir alev halinde düştün elime,
Hani, ey gözyaşım akmayacaktın?
(Orhan Seyfi Orhan)
Orhan Seyfi Orhan'ın Büyük Şiir Belediyesi'ndeki şiir sayfasına ulaşmak ve daha fazla şiirini okumak için tıklayınız
Enis Behiç Koryürek: 11 Mart 1981 İstanbul doğumludur. Şair aynı zamanda öğretmen, diplomat ve bürokrattır. Türk denizciliğini şiire sokan şairdir. Şiirlerinde Milli Mücadele temasına geçmeden önce aşk temasını işlemiştir. 18 Ekim 1949’da Ankara’da hayatını kaybetmiştir.
GEMİCİLER
Biz dalgalar, fırtınalar kahramanı yiğitleriz.
Ufuklardan ufuklara haber sorar, gezeriz.
Güneşlerde uyuklayan yamaçları,
Kalbi durgun tarlaları bıraktık.
Gölge veren ağaçları
Sevmiyoruz biz artık.
Sevgilimiz,
Ey deniz!
Poyraz var;
Yelken dolar.
Gemi sanki kanatlı!
Enginlerde pembe güneş
Gülümserken bu yolculuk ne tatlı!
Çal sazını kalenderce yiğit kardeş!
Nağmelerin yorulmayan dalgalardan bahtiyar.
Gönderelim bu ahengi o sevgili yurda kadar...
(Enis Behiç KORYÜREK)
Enis Behiç Koryürek hakkında daha fazla bilgi için tıklayınız
Halit Fahri Ozansoy: 12 Temmuz 1891 İstanbul doğumludur. Şair aynı zamanda gazeteci, oyun yazarı ve öğretmendir. Şiirlerinde hüzün, aşk, ölüm vb. konulara yer vermiştir. 23 Şubat 1971’de İstanbul’da hayatını kaybetmiştir.
KEDİM
Kedim henüz bir yaşında;
Uyur hep soba başında.
Hem cesurdur, hem de kurnaz.
Bir tıkırtı duyar duymaz.
Uyanır, aslan kesilir;
Gözleri volkan kesilir.
O geldiği günden beri
Bizim evin fareleri
Damdan, tavandan indiler,
Birer deliğe sindiler.
Koşup yakalıyor hemen
Yuvasından, deliğinden
Çıkanları diri diri.
Artık bunlardan hiç biri
Dolaplarıma girmiyor,
Kitapları kemirmiyor.
(Halit Fahri OZANSOY)
Halit Fahri Ozansoy şiirleri için tıklayınız
Yusuf Ziya Ortaç: 23 Nisan 1895 İstanbul doğumludur. Şair, edebiyat öğretmeni, yayımcı ve siyasetçidir. Türk edebiyatının önemli mizah yazarlarındandır. 11 Mart 1967 ‘de İstanbul’da hayatını kaybetmiştir.
NÖBETÇİ ve YILDIZ
Sükun indi karanlıktan yorgun denize
Ufuklarda uğuldayan rüzgâr uyudu.
Bir gecenin elinde bir sedef yelpaze,
Ölgün sular gök halkının rüyalı yurdu...
…
Dikkatle bak, Çanakkale bu gördüğün yer,
Bir çelikten kale gibi burada her nefer!
Yıldırımlar ateşlerle her gün çarpıştık,
Fakat düşman tutamıyor meydanı artık!
'Allah Allah ” diye her gün titretip arşı
Süngümüzle durduk yedi düvele karşı!
Şimden sonra ölsem bile gam yemem asla!..
Böyle günde hiç gelir mi hatıra sıla?
Ayşecik "e söyle merak etmesin
Kavuşuruz... Birden bire göklerde derin
Bir gürültü dalgalandı, bir alev yandı.
Kan içinde genç kahraman yere uzandı!
(Yusuf Ziya Ortaç)
Yusuf Ziya Ortaç şiirleri için tıklayınız
Faruk Nafiz Çamlıbel: 18 Mayıs 1898 İstanbul doğumludur. Şair, siyasetçi ve öğretmendir. Şiirlerinde hece ve aruz ölçüsünü birlikte kullanmıştır. 8 Kasım 1973’te İstanbul’da hayatını kaybetmiştir.
ÇOBAN ÇEŞMESİ
Derinden derine ırmaklar ağlar,
Uzaktan uzağa çoban çeşmesi,
Ey suyun sesinden anlayan bağlar,
Ne söyler su dağa çoban çeşmesi.
…
Vefasız Aslıya yol gösteren bu,
Kerem’in sazına cevap veren bu,
Kuruyan gözlere yaş gönderen bu...
Sızmadı toprağa çoban çeşmesi.
Ne şair yaş döker, ne âşık ağlar,
Tarihe karıştı eski sevdalar.
Beyhude seslenir, beyhude çağlar,
Bir sola, bir sağa çoban çeşmesi...
(Faruk Nafiz Çamlıbel)
Faruk Nafiz Çamlıbel şiirleri için tıklayınız
Yorumlar
YKS için Beş Hececiler’i FEYHO şeklinde kodlamak oldukça iyi bir fikir olmuş.
Yorum Yap